Aşkın, Tutkunun, Sanatın Eşsiz Ruhu: Ayla Algan

Ayla hocayı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyim. Aşağıda gördüğünüz fotoğrafı 5 yıl önce çekilmiştik. O gün yaptığımız sohbeti de kaleme almıştım. Bugün onun anısına burada sizlerle paylaşmak istedim.

Ayla hoca, aşkın, tutkunun, sanatın eşsiz ruhu. Oyuncu kimliğini entelektüelliğiyle harmanlamış bir sinema-tiyatro emekçisi.

Kendine has sesi ve ingilizce, fransızca dillerine hakimiyetiyle müziğe kendi rengini katmış bir şarkıcı.

Yunus Emre'mizi dünyaya tanıtan bir Türk aydını.

Kısacası her yaptığı işle akıllara ve kalplere kazınmış eşsiz bir ruh.

Gökhan Dumanlı - Ayla Algan Söyleşisi - Ekim 2018

O, hayatı boyunca tutkularının peşinden koşmuş, ruhunu heyecanlandıran her çağrıya kulak vermiş ve inandığı yolda yürürken de hayatın kendisine sunduklarını sorgusuz sualsiz kucaklamış çok özel bir kadın. O, sanata çok büyük emekler vermiş ve ülkesinin bugününü aydınlatırken geleceğine de büyük bir yaşam aşkıyla ışık saçan bir sanatçı ve binlerce öğrenci yetiştiren ve yetiştirmeye de devam eden bir hoca.

O hepimizin Ayla Algan’ı.

Gözlerindeki parıltıda kaybolduğunuz, yaşam enerjisine hayranlık duyduğunuz, bilgisi, öğretileri ve yaşam duruşu karşısında heyecanlandığınız Ayla Hoca ile biz bugün yaşamdan, sanattan, zarafetten ve tutkudan konuştuk.

"Hocam, öyle yoğunsunuz ki bir de ben sizi yoracağım şimdi" diye söze başlamıştım ki Ayla Hoca sözümü kesiyor.

"Biliyor musun Gökhan, hiç yorulmuyorum. Dahası yorulduğumu hissetmiyorum. Çünkü bu iş benim hobim. İnsan sevdiği işi yaparken ancak eğlenir ve mutlu olur ya işte benim de yıllardır hissettiğim şey bu. O yüzden de öğrencilerime diyorum ki; inşallah sevdiğiniz işi yaparsınız ve o işten de para kazanırsınız da bir ömür mutlu yaşarsınız. Çünkü hayattaki en büyük mutluluk bu"

Hocam, ben de her fırsatta bunun altını çiziyorum. Hatta bana da eğitimlere katılanlardan ya da kitaplarımı okuyanlardan gelen sorular genellikle "Sevdiğim şeylerin ne olduğunu nasıl keşfedeceğim? oluyor.

Siz ilk ne zaman keşfettiniz?

"İçimde hep bi enerji vardı. Ben de farkındaydım. Yerimde duramazmışım hiç…

Tabi annemin sanat dolu kişiliği benim içimdeki potansiyeli keşfetmem açısından çok önemliydi. Evde sürekli resim yapan bir kadın, Paris’e gidip en son moda dansları öğrenip gelen ve evde bana öğreten bir anne… O yüzden bir evde sanata yer açılması çok önemli. Hem kişilerin kendileri hem de birlikte yaşadıkları insanlar için. Sanat dolu evlerde büyüyen çocuklar da içlerindeki yeteneği keşfetmek için daha bir istekli oluyorlar. Ama eğer böyle bir fırsatımız olamamışsa bizim hemen bugün o yeteneği, o potansiyeli keşfetmek için zaman ve çaba harcamamız ve sonra onu yeşerten bir dünya kurmamız gerekli kendimize. Hani sen az önce dedin ya Sevgili Gökhan, “Tutku, tutulduğumuz şey değildir, bizi tutan şeydir” diye işte tam olarak bu çünkü tutku, yaşamı bir bütün olarak kucaklamayı ve insanın içindeki coşkuyu ifade eder."

Hocama bir yazımda da ifade ettiğim o cümleyi kuruyorum:

“İnsan tutkularının ne olduğunu ve neye inandığını keşfetmelidir. İnsanın her hafta kendine ‘‘İlerleme kaydettim mi? Bu hafta, geçen haftadan daha çok şey başardım mı?’’ diye sorması gerekir. Herkes profesyonel hayatında birçok engelle karşılaşır. Önemli olan bu engellerden ve hatalardan ders çıkarmanın bir yolunu bulmak ve bunları kişisel tutkulara ulaştıracak şekilde kullanmaktır.”

Sevgili Gökhan, "Engelleri de engel olarak görmemek lazım" diye devam ediyor Ayla Hoca. Bak mesela ben aslında şarkı söyleyip dans etmek istiyordum ama eşim Beklan’la evlenip onun da New york’a gitmesiyle planlarım bir anda değişmek zorunda kaldı. Sonra orada oyunculuk dersleri aldım ve oyuncu oldum. Demek istediğim hayatın getirdiklerini nasıl karşıladığımız da çok önemli.

Olasılıklara açık olmak lazım değil mi hocam?

Kesinlikle. Ben öyle yaptım. Hiç evlenmem diyordum. Liseyi Paris’te bitirip, eğlenmek için İstanbul’a geldiğim yaz Beklan’la tanıştım ve aynı yılın sonunda evlendim.

Hocam bunu anlatırken o şen kahkahasını atıyor. Öyle güzel gülüyor ki hiç bitmesin istiyorsunuz.

Hocam, birlikte olduğumuz kişlilerin hayatımıza yöne vermemizde önemli bir yeri var değil mi?

"Olmaz mı? İyi seçeceksin hoş aşık olunca seçme şansın olmuyor ama en azından birlikte olduğun kişiyle neleri göze alabileceğini iyi düşüneceksin" diyor.

Öyle güzel anlatıyor ki zaman hızla geçiyor. Biz daha birçok şey konuşuyoruz.

Onun İstanbul’dan başlayıp Fransa’ya, Berlin’e, Amerika’ya kadar uzanan yaşam yolculuğundaki duraklarda yaşadıklarını kimi zaman duygulu kimi zaman da kahkahalarla dinliyorum.

Sıkıca sarılıp ayrılıyorum yanımdan. Aklımda ve kalbimde onlarca söz, duygu, kelime ve onları yazma hevesiyle...